Bağdat Caddesi Şakacı Sokak'a Çıkar


Bağdat Caddesi ~ Suadiye

Bobolar Muhiti 

Şüphesiz Kadıköy’e yeniden döneceğim. Bahariye’yi, Moda’yı, Rıhtımı, Yeldeğirmeni’ni, Kalamış’ı, Fenerbahçe’yi anmadan geçmek olmaz. Ama şimdi ufak ufak sevdalım Bağdat Caddesi’nden yol alıp bizim o taraflara çıkmam gerekiyor... Geçmişte Kadıköy’den Şakacı Sokak’a üç ana güzergâh vardı. Ben de eskiye göre dillendirecek olursam, birinci güzergâh bisikletli seyyah için hiç de hoş olmayan Ankara Asfaltı, ikincisi her türlü manzaradan yoksun Şemsettin Günaltay minibüs caddesi ve üçüncüsü her ne kadar dosdoğru çıkmasa da çok yönlü ara sokaklar ile kendisine bağlanan bohem burjuva bobolar diyarı Bağdat Caddesi. (*)  

(*) Bobo; Fransa’daki sosyo-ekonomik burjuva-bohem grubu tanımlamak için kullanılan, “şampanya sosyalisti”nin İngiliz kavramına Fransız benzetmesi olan, portmanteau bir sözcüktür. 1960’ların karşı kültürü ile 1970’lerin & 1980’lerin materyalist değerlerine önem veren kişidir, Bobo; Bohem hayat yaşayan bir burjuvadır. 

[📷 Yeğenim Erkan Sayman ile Bostancı Sahilinde, Şubat 2009.] 

[📷 Kurbağalıdere, Temmuz 2017.] 

Daha önce bisikletle İstanbul tarih ve kültür turlarımı yaparken de sözünü etmiştim. Her ülkenin mutlaka bir prestij caddesi vardır. İngiltere’nin Londra’da Oxford Street’i, Fransa’nın Paris’te Champs Elysée’si, Almanya’nın Berlin’de Kurfursterdamn, yani Kudamn’ı olduğu gibi... 

Bana göre; Türkiye’nin en prestij caddesi ise Bağdat Caddesi’dir. 

[📷 Bağdat Caddesi: Suadiye, Aralık 2018.] 

Türkiye’nin prestij caddesini diğerlerinden ayrı kılan; görkemli törenler, resmi geçitler, askeri zafer kutlamaları gibi faaliyetlerin yürütüldüğü, devlet tarafından özenle geliştirilmiş, oluşturulmuş, teşvik edilmiş ve maliye bütçesi ile desteklenmiş bir cadde değil, sivil yaşamın bağrından çıkmış, sadece ve sadece bu ülkenin modernist arzu ve idealleri oluşurken yaşanan avangardizm, heves ve tutkuların prodüksiyonu bir caddenin prestij caddesi unvanına kavuşmuş olmasıdır... 

[📷 Bağdat Caddesi: Dalyan Park. (Şakacı Koleksiyonu).] 

Bağdat Caddesi belki de dünyanın en sivil prestij caddesidir. Bu ilk duyuşta biraz iddialı gelebilir ama tarihsel öykülere uğranıldığında görülecek ki bu öyle, böyle ‘sallama’ bir iddia değildir. Olumlu-olumsuz, iyi-kötü, başarılı-başarısız, zevkli-zevksiz bütün özellikleriyle toplumumuzun ideallerini, arzularını, tutkularını ve daha iyi bir yaşama olan heves ve niyetini, gayret ve azmini yansıtır. Bu tutkulu, naif duyguların bu caddeyi ön plana çıkarması, resmi kuruluşların prestij cadde oluşturma çabalarına daima zıt gitmiştir. Daima başka yerler prestij caddesi olarak ön plana çıkarılmaya çalışılmıştır. Ama gelin görün ki, ne Vatan Caddesi, ne Millet Caddesi, ne Halaskargazi Caddesi, ne Cumhuriyet Caddesi, ve hatta ne de İstiklal Caddesi bu sivil teveccühün uygun gördüğü unvanı Bağdat Caddesi’nin elinden alamamıştır. 

[📷 Bağdat Caddesi: Erenköy, (Şakacı Koleksiyonu).] 

Türk toplumunun orta sınıfı ve üst tabakası; gelişen modernist Türkiye burjuvazisi Bağdat Caddesi’ni seçmiştir. Seçmiş, sevmiş, kutsamış ve ondan hiç ayrılmamıştır. Yaşamını orada kurmuştur. 

Sadece İstanbul’da yaşayan üst-orta sınıf mı burayı seçmiştir? 

Hayır! Türkiye’de yaşayan herkesin aklı oradadır. Kimi sever, kimi nefret eder, kimi orada yaşamak ister, kimi sürekli eleştirir, aşağılamaya çalışır, kimi dedikodusunu yapar, kimi oradan kaçmak istediğini söyler, kimi kültürün, sanatın oraya adım atmadığını iddia eder; ama üzerinde “defakto” birleşilen bir konu vardır; o da şudur ki, herkesin her zaman aklı Bağdat Caddesi’ndedir... 

[📷 Kalamış, Nisan 2017.] 

Peki de neden? 

Nedir bu caddeye olan tutkulu ilginin nedeni? Ne olmuştur da Bağdat Caddesi böylesi bir ilgi-alakanın odağına yerleşmiştir? 

İstanbul’da bunca anıtsal tarihi kalıntı, geleneksel özellikler taşıyan eski ve nostaljik semt, nice imparatorlara mekân olmuş, saraylar vermiş sahil mahalleleri varken; bu orta görünümlü Cadde neden ülkenin sevgilisi olmuştur? 

Ve niçin hemen üç adımlık yanı başında Erenköy, Kozyatağı, Küçükyalı gibi daha haşarı semtler varken Şakacı Sokak en fazla Bağdat Caddesi’nden etkilenmiş, özellikle Suadiye ve Bostancı’ya daha fazla yakın olmak istemiştir? 

[📷 Bağdat Caddesi: Suadiye, Aralık 2018.] 

[📷 Caddebostan Sahili, Temmuz 2017.] 

[📷 Kazasker Şakacı Sokak, Aralık 2018.] 

İşte Pire🚲 ile yapacağım bu anılara yolculuk serisi, “Mazi Şakacı Sokak’ta Şaka Gibiydi”, bu sorulara fazlasıyla yanıt verebilecektir. 

Nihayetinde “Körler Ülkesinde” kör olmamızı gerektiren bir durum yok, gözümüz yolda kulağımız anı-yaşam hikâyelerinde... 

[📷 Üsküdar, Ağustos 2017] 

Seref Sayman

Saros Körfezi, Ekim 2018, Mart 2019

 

(*) Önceki Makale: Kadıköy’ün Mitolojik Sembolleri

(*) Sonraki Makale: We had Seen These, too... ~ Bunları da Görmüştük... 

***…*** 

 [ÖNCEKİ] << [ŞAKACI SOKAK] >> [SONRAKİ] 

>>> [İçerikDizini] 

***…***